"Ayinesi iştir kişinin / Lafa bakılmaz"


Marmaristen Datça'ya doğru yol aldığınızda,
Datça'ya 20 km tabelası ile Emecik Köyünün
giriş tabelasını görebilirsiniz.
Emeklilik zamanlarımı İstanbul dışında Kuzey Ege'de
Edremit körfezinde memleketim olan küçük bir köyde
geçirmeyi planlarken; hayat, Egenin en güneyine, ilk
cümlede tarifini verdiğim bu köye getirdi beni.
2007 Kasımdan beri yaşadığım bu köyde, köydeki hayatımla
ilgili tecrübelerimi/gözlemlerimi ve kaybolmaya yüz tutmuş
bilgileri zaman buldukça paylaşacağım.
Umarım zamana iyi bir tanıklık ederim.

Ve zaman değişti. Yol kasım 2014 de Emecik'ten Datça'nın içine düştü. Artık Hayat DATÇA'nın içinden akacak..

4 Ocak 2013 Cuma

Artık Cape Town Günleri

Bir süredir düşündüğüm, Kuzey Yunanistan seyahatinde aldığım bir kararla Cape Town a gidiyorum. Şimdilik planım 6 ay orada kalıp, yıllardan beri bende sıkıntılı bir durum yaratan ingilizceyi günübirlik hayatta konuşabilir duruma getirmek. Döndüğümde, seyahatlarimde birine ihtiyaç duymadan derdimi anlatabileceğim, ilgilendiğim kaynakları okuyabileceğim bir duruma gelmek. Bakalım ne kadar yol alabileceğim.
 
Herkes neden Afrika, diye soruyor. Güney Afrikayı özellikle seçtim. Ekonomik neden belirleyici olsa bile eğer isteseydim avrupai bir hayata sahip olan bir ülkede eğitim almak için şartlarımı zorlayabilirdim. Ama istemedim. 
 
Bizim coğrafya insanının Avrupa ve Amerika kıtasındaki ülkelerle ilişkileri daha sıkı. Hatta bir çok kişi yaşadığı kendi ülkesinin coğrafyasındaki insanlarına dokunmadan, havasını koklamadan, yemeklerini tatmadan, yüzlerini çoktan batıya çevirmişler bile. Beni nedense bu "gelişkin" kültürlerden çok, egzotik diyebileceğimiz kültürler çekiyor. İlk yurt dışı seyahatimin Hindastan'a olmasının sebebi de bu. Cape Town çok Afrika gibi olmasa da (bir zamanlar sömürge bölgesi olması nedeniyle) yine de Afrika. Hatta bir çok kültürün harmanlandığı bir bölge. Başta Hollanda, İngiltere, Afrika olmak üzere Hindistan, v.b gibi etkilerini okuyorum. 
 
Cape Town la benzerliğimiz, ikliminin akdeniz iklimine yakın olması, İki denizin buluştuğu nokta bizimki, orası ise iki okyanusun buluştuğu nokta. Saat farkı yok. Aşağı yukarı aynı enlemlerdeyiz. Bizim 180 derece zıttımız. Orada tarfik bize göre tersten, bizde ışıklar güneyden gelir, orada kuzeyden, bizde kış, orada yaz,  ilk aklıma gelenler bunlar.
 
Başlıca amacım dil eğitimi olmasına rağmen, bir taşla bir çok kuş vurmak niyetindeyim. Bu amaçlarımı gerçekleştirmede ne kadar başarılı olacağım dönüşte belli olacak. Benim için büyük bir tecrübe olacağı ise şimdiden kesin görünüyor.
 
Bu nedenle Emecik Günleri bir süreliğine yayın hayatını durduyor.  
 
Dönüşte görüşmek umudu ile, 
 
 
 
 
 
 

7 yorum:

  1. selamlar,
    eğer cape town günleri diye bir blog açarasan lütfen haberimiz olsun, yeni fotoğraflar ve canayakın sohbetlerini bizlerle paylaşmaya devam et lütfen,
    Seygiyle kalın..

    YanıtlaSil
  2. ilgine ve güzel yorumuna teşekkür ederim. çok kesin olmasa da düşünüyorum bir blog daha yazmayı. yayın hayatına başlarsa böyle bir blog tabiki duyuru yaparım.
    teşekkürlerimle,

    YanıtlaSil
  3. Merhaba Meral'ciğim
    Cape Town çok güzel bir yer ne zaman gideceksin bilmiyorum kışın gidersen sanırım en güzel zamanı.

    Kurs için doğru bir seçim yapmışsın genel olarak fiyatlar oldukça uygun çok güzel bir şehir bol bol gez ...iyi yolculuklar...
    Hanife

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkür ederim hanife, 15 ocakda cape town a inmiş olacağım. bende 6 ayın güzel geçeceğine inanıyorum.

      Sil
  4. Madem oradasınız bize bol bol CApe Town'ı anlatsanıza..Gerçekten eşimle gitmek istediğimiz ama bir türlü cesaret edemediğimiz bir yer. Size kolay gelsin. Datça'dan sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. cape town günlerini de anlatacağım ayrı bir blog yapıyorum. fırsat buldukça anlatmaya çalışacağım. blog duyurusunu buradan yaparım.teşekkürler.

      Sil
  5. can kardeşim umarım herşey gönlünce dilediğin gibi gecer fotolarını merakla bekliyom.sağlıkla git sağlıkla gel :)

    YanıtlaSil